Gelen talepler üzerine Honda VFR
1200 X CrossTourer’ı test etmek isterken arkadaşım Sabri motorunu satacağını
söyledi ve hızlı bir karar ile sahip oldum. 5.000 km kullanım sonucunda
görüşlerimi yazmaya başladım.
Honda hepimizin bildiği üzere sorunsuz
ve avantajlı bir markadır. 2006 yılında 2 yıl Varadero kullanmış ve parasının
hakkını verdiğini söylemiştim, hala aynı düşünüyorum ama VFR 1200 X nasılmış
bakalım.
V4 motor teknolojisine gerçekten
diyecek yok 126,67 PS/7.900 DD (Yere
verdiği güç 111.15 PS) ve 126 NM/6500 DD (Tekerde 111.32 nm). Tork
makinede yüksek hatta bazen kontrol edilmesi zor bir güç üretiyor. Bu
motosikleti 2012 yılında ilk kez kullandığımda çok güçlü olduğu için sürüş
tecrübesi az olan sürücülerin bu motosikleti kullanmamalarını önermiştim, çok da
doğru düşünmüşüm. Motosikletin ürettiği güç, gaz kontrolünde çok fazla tecrübe
gerektiriyor ve özellikle sık ve dar virajlarda, şehir içi kullanımında zor
durumlar yaşatıyor. Gaz kolunun hassaslığını, yaptığınız bir hatayı hızlı bir
şekilde yüzünüze vurunca çok iyi anlıyorsunuz. Aks aralığının rakiplerine göre
dezavantajlı olması (1.595) ve motosikletin rakiplerine göre çok ağır olması (285
KG) kullanımı çok esnek kılmıyor.
Gelelim motosikletin kullanım
özelliklerine: Bu enduro görünümlü ama touring (yani yol için tasarlanmış) bir
motosiklettir, onun için oturma pozisyonu biraz öne eğilmeyi gerektiriyor. Motosiklet
kısa ve sık virajları hiç sevmiyor, ama geniş ve uzun virajlarda keyfine varılamıyor.
Örneğin İstanbul sürücüleri Şile yolunu bilirler, Şile’ye kadar geniş ve
genelde 3 şeritli, Şile-Teke köyü arası sık ve kısa virajları olan asfalt köy
yoludur. Buradaki geniş yolda keyifli ve kontrollü bir sürüş sunarken Şile-Teke
köyü arası, sık ve kısa virajlara gelince gayet konforsuz, sert ve kontrolsüz bir motosiklete dönüşüyor.
Şehir içi sürüşte 50 km ve
altındaki hızları daha çok kullanıyoruz. Bu aşamada 2.viteste kompresyonu
yeterli gelmiyor ve motosiklet akıcı kalıyor. Bu durumda 1.vites gereksinimi
uyanıyor ama 1.vites güçlü ve hassas olduğundan konforsuz bir sürüş
gerçekleşiyor. Yani 50 km’nin altında motosiklet kompresyon yapamadığından, çok
akıcı kalabiliyor. Yakıt tüketimine gelince, 21,5 litrelik deposu 105 TL
civarında yakıt alıyor ve 300 km ortalamasında gidiyor; yani km’de 0,35 Kr. yakıyor.
Bu da rakipleri arasında yüksek bir yakıt tüketimidir.
Fiyatını yükseltecek olsa da
süspansiyonunda daha uygun bir süspansiyon kullansalardı özellikle panik frenlemede
yaşanan stabilite kaybını engellemiş olabilirlerdi. Frenleme demişken, ön fren
pistonu 3 adet ve bir tanesi arka frene bağlı çalışıyor. Bundan dolayı
rakiplerine göre çok güçlü bir arka freni var, bu da şehir içinde çok avantaj
yaratıyor.
Gelelim aksesuarlarına: Orijinal
aksesuarlarını incelediğimizde koruma demiri yukarıya kadar çıktığından dolayı
güzel tasarlanmış ve grenajları tam olarak koruyor. Orijinal çantalar çok
efektif tasarlanmış. Arka çantadaki fermuar sayesinde kaskınızı çantaya
sığdırabiliyorsunuz, yan çantalar ise çok ergonomik. Bunlara rağmen size
orijinal çanta almanızı önermeyeceğim, neden? Çünkü yağmurda çok fazla su
alıyor, yoğun bir yağmurda (bir su bardağı kadar) içindeki tüm eşyalarınız
ıslanıyor. Benim çantalarım 1,5 yıllık çantalar. Diğer kullanıcılardan araştırdığımda
benzer durumlarla karşılaştım, bu kadar pahalı bir çantadan bunu
beklemiyorsunuz. Servisler bile nedenini bulamıyor. Şu an konu, fabrikada
sanırım; bir çözüm üreteceklerdir. Yan çantaların yukardan askısı var, ama
aşağıdan kilidi olmadığından dolayı hafifçe yana düşse bile alt taraf kurtulup
arka lastiğin arasına girip lastiği sıkıştırıyor ve tehlike yaratıyor. El
korumaları düşme esnasında esniyor, avantajlı yönü hafif düşmelerde değişmesi
gerekmiyor ama eliniz içindeyse manet ile birlikte elinizi de kırabilirsiniz.
Orijinal sis farları (led) çok başarılı; hem görünürlük hem de aydınlatma
açısından çok başarılı; görsel olarak da güzel bir görünüm sunuyor.
Bu motorun fiyat/fayda ilişkisine
gelince 1237 cc olduğundan yüksek vergi dilimine giriyor ama ilk alım
maliyetinin 42.000 TL olduğunu düşünürsek
oldukça avantajlı bir fiyatı var
diyebiliriz.
İyi motor, kötü motor kavramına
pek katılmam, sürücü olarak kendi sürüş becerimize ve kullanım şartlarımıza
göre bir motosiklet tercih etmeliyiz. VFR 1200 X motor özellikleri dolayısı ile
uzun ve geniş virajları daha çok seviyor ve tecrübeli sürücüleri istiyor diyebiliriz.
İlk kez 1000 cc ve üzeri bir motosiklet kullanacaksanız bunun yerine 2
silindirli daha uysal bir motosiklet tercih etmenizi öneririm.
- Timur Serter bir honda crosstourer kullanıcısı, çok degerli araştırmalarını bizimle paylaştı, aşağıda okuyabilirsiniz.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder